Subscribe to out newsletter today to receive latest news administrate cost effective for tactical data.

Let’s Stay In Touch

Shopping cart

Subtotal $0.00

View cartCheckout

Kadın Cinselliği

  • Home
  • Kadın Cinselliği
ShapePELVİK TABAN

Cinsel Sağlık Nedir?

Dünya Sağlık Örgütü’nün tanımlamasına göre cinsel sağlık; bedensel, duygusal ve sosyal bir bütünleşme olan cinsel aktivitenin kişiliği, karşılıklı iletişimi ve sevgiyi artırması olarak tanımlanır. Cinsellikle ilgili sorunlar bu bütünlüğün bozulmasına yol açarak, bireylerin ruhsal ve sosyal sorunlar yaşamasına sebep olur.

Cinsel aktivite 4 aşamada gerçekleşir:

  • Cinsel istek fazı (libido)
  • Cinsel uyarılma fazı
  • Orgazm fazı
  • Çözülme/gevşeme fazı

Cinsel aktivitenin bu 4 aşamasından birinde meydana gelen bir sorun cinsel işlev bozukluğuna sebep olur.

Kadınlarda Cinsel İşlev Bozukluğu Şu şekilde sınıflandırılır:

 Kadınlarda en çok görülen cinsel problemler;

  • Ağrılı cinsel ilişki
  • Vajinismus
  • Cinsel isteksizlik
  • Cinsel tiksinti bozuklukları
  • Non-koital (cinsel birleşmeden bağımsız) genital ağrı bozukluğu

 

 

Kadınlarda Cinsel İşlev Bozukluğunun Belirtileri Nelerdir?

  • Cinsel isteğinin az ya da hiç olmaması
  • Cinsel ilişki sırasında uyarılmanın gerçekleşmemesi
  • Cinsel ilişki sırasında vajinal kayganlığın az ya da hiç olmaması
  • Cinsel organlarda hissizlik
  • Orgazm olmada zorlanma ya da olamama
  • Cinsel ilişki sırasında ağrı ve rahatsızlık
  • Cinsel ilişki sonrası ağrı ve rahatsızlık

 

 Kadın Cinselliğinde Nörolojik Sebepler

 

Omurgayı ilgilendiren yaralanmalarda kadınların daha az orgazma ulaşabildiği ve omurganın alt kısmı olan sakral bölgeyi içeren yaralanmalarda ise orgazma ulaşmanın çok zor olduğu gösterilmiştir.

Nörolojik hastalıkların genital sinirlerde meydana getirdiği hasara bağlı olarak kadında; cinsel istekte azalma, genital histe değişiklik, vajinal kayganlığın azalması, orgazm şiddetinin ve frekansının azalması gibi sorunlar görülebilmektedir.

Bununla birlikte nörolojik hastalıklarda
görülen beden imajında bozulma, reddedilme korkusu, performans kaygısı gibi psikososyal sorunların da cinsel yaşamı etkilediği
belirtilmektedir.

 

Kadın Cinselliğinde Hormonal Sebepler

 

Üreme organlarının gelişmesini ve cinsel aktivitenin çeşitli aşamalarının gerçekleşmesini sağlayan hormonların kandaki seviyelerinin azalması, cinsel işlevleri olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Özellikle östrojenin vasküler yapıdaki koruyucu ve genişletici etkisi vajinal, üretral, klitoral kan akımını artırarak kadın cinsel yanıtının oluşumuna katkıda bulunmaktadır.

 Ancak menopoz döneminde kandaki östrojen düzeyinin azalması ile vajinal duvar düz kaslarında atrofi, vajinal mukozoda incelme ve ürogenital dokuların lubrikasyon yeteneğinin azalması gibi sorunlar ortaya çıkabilmektedir. Bu değişiklikler kadınlarda cinsel istek ve cinsel ilişki sıklığında azalma, orgazma ulaşmada zorluk, genital duyarlılıkta azalma ve cinsel ilişki esnasında ağrı şikayetleri yaşanmasına yol açmaktadır. Androjen eksikliği ise klinik olarak kendini iyi hissetme duygusunda azalma, açıklanamayan kronik yorgunluk, seksüel cevapta, orgazmda, cinsel motivasyonda azalma ve cinsel memnuniyetsizlik gibi belirtilerle kendini göstermektedir.

 

 

Kadın Cinselliğinde Muskuler (Kassal) Sebepler

 

Pelvik taban kasları, levator ani kası ve perineal membran kadınlarda cinsel fonksiyona doğrudan katılan anatomik yapılardır. Bulbokavarnöz ve iskiokavarnöz kasları içeren perineal membran istemli kasılabildiği gibi, orgazm sırasında ritmik istemsiz olarak da kasılabilmektedir. Levator ani kasları, orgazm ve vajinal penetrasyon sırasında motor yanıtı düzenlemektedir. Bu kasın tonusunun fazla artması durumunda vajinismus, disparoni ve diğer ağrı bozuklukları görülebilmektedir. Kasın hipotonik olduğu durumlarda ise, vajinal duyarlılıkta ve orgazm yoğunluğunda azalma, cinsel ilişki ya da orgazm aşamasında üriner inkontinans gibi problemler gelişebilmektedir. Kadınlarda cinsel ilişki sırasında görülen inkontinansın özellikle orgazm ve vajinal penetrasyon aşamalarında görüldüğü belirtilmektedir.

 

Kadın Cinselliğinde Psikolojik Sebepler

 

Cinsel istek ve tatminde azalma, yetersiz lubrikasyon-ıslanma, cinsel ilişkide ağrı, orgazm ve uyarılma sorunlarının depresyonu olan ve depresyon tedavisi alan kadınlarda daha sıklıkla görüldüğü belirlenmiştir. Kadınlarda ilerleyen yaş ile birlikte doku ve organların fonksiyonel kapasitesinin azalması , genital organların ve pelvik taban kaslarının fonksiyonlarının bozulması, kadının yaşla çekiciliğinin ve güzelliğinin azaldığını hissetmesi gibi fizyolojik, psikolojik ve sosyal faktörlerin kadın cinsel fonksiyonunu olumsuz olarak etkilediği düşünülmektedir .Kadınlarda  istek, uyarılma, orgazm ve vajinal ıslanma, vajinal ve rektal kontraksiyonlarda azalmaya, cinsel ilişki esnasında ağrıya ve cinsel ilişki sonrasında kanamalara neden olabilmektedir. İleri yaşın cinsel fonksiyonları olumsuz etkilediğini gösteren çalışmalar bulunmakla birlikte yaş artışının cinsel yaşamı etkilemediğini gösteren çalışmalar da bulunmaktadır.

 

 

Kadın Cinselliğinde İlaçlara Bağlı Sebepler

 

Özellikle depresyon tedavisine yönelik alınan antideprasanların cinsel istekte azalma, uyarılmama veya yetersiz uyarılma, vajinal ıslanmanın yetersiz olması, vajinal anestezi, orgazmda gecikme ya da orgazm olamama gibi problemlere neden olduğu belirtilmektedir. Ayrıca antihipertansif ilaçlar, kemoterapik ajanlar ve oral kontraseptiflerde cinsel fonksiyonu etkilemektedir.

 

Kadın Cinselliğinde Pelvik Taban Rehabilitasyonu

 

Kadınlarda cinsel disfonksiyonlarda pelvik taban kasları önemlidir. Pelvik taban kaslarının bir fonksiyonluda cinselliktir. Yaşanan bir cinsel problemde bu kasların öncellikle değerlendirilmesi sonra değerlendirmeye göre pelvik taban kaslarına uygun rehabilitasyon yapılması gerekmektedir. Pelvik taban kaslarının çok zayıf olması orgazma ulaşmayı engeller, cinsel ilişki sırasında idrar kaçırma şikayetleri ortaya çıkabilir ya da yaşanan bir organ sarkmasında (mesane veya rahim sarkması ya da bağırsak fıtığı) cinsel ilişkiden kaçınmaya neden olabilir.

 

Pelvik taban rehabilitasyonunda biofeedback yöntem ile kas farkındalığı sağlıyoruz ve kas gevşeme ve kuvvetlenme ile kasın fonksiyonunu artırmak amaçlanıyor. Aynı zamanda pelvik kaslara elektrik stimülasyonu o bölgedeki kaslarda kortikal bilinç dediğimiz kasların beyinden yönetilmesini kolaylaştırıyor.

 

Kadın Cinselliğinde Emsella

 

Emsella pelvik taban kasları için Avrupa’nın kliniklerde en çok tercih edilen ve bu konuda fark yaratmış bir manyetik stimülasyon yöntemidir. Yüksek yoğunluklu manyetik stimülasyon 28 dakikada 11 bin kegele eş değer kas çalışması sağlamaktadır.

Kadın cinselliğinde emsella sandalye kullanımı ile kadınlarda cinsel istek artar, vajinal ıslanma gerçekleşir.

 

Emsella kadın cinselliğinde çok büyük fark ve kolaylık getirmektedir.

Aynı zamanda pelvik kas gücü arttığı için organ sarkması ve idrar kaçırmaya iyi gelir.

Hemen AraWhatsApp